29 Ağustos 2018

Sevgili / Sayın PEN Üyeleri,

Ağustos mektubum gecikti çünkü eylül ayı programını size ayrıntılarıyla duyurabilmek için kimi konuların kesinleşmesini beklemek zorunda kaldım... (Bu satırları yazarken bile, içinizden kaçının bu mektupları okuduğunu merak etmiyor değilim doğrusu... Her neyse, geçelim...)

Ama önce...

Tam 700 haftadır her cumartesi, demokratik haklarını kullanarak öldürülen, yok edilen, kaybedilen çocuklarının yakınlarının sevdiklerinin kemiklerini ve toprağını bulmaya çalışan ve adalet arayan insanlara karşı nasıl bir güç kullanıldığını; nasıl bir saldırıya geçildiğini yaşadık. PEN Yönetim kurulu olarak anında tepkimizi "Annelerden korkmayın!" başlıklı bildirimizle kamuoyuyla paylaştık. "Cumartesi Anneleri"yle dayanışma gösteren yazarlara, sanatçılara ve o gün orada görevlerini yapmaya uğraşan gazetecilere yönelik kin ve nefreti kınadık. (Tam metnini web sitemizde bulabilirsiniz.) Dünya çapında sayısız PEN merkezinden dayanışma, şaşkınlık, geçmiş olsun dilekleri geldi.

Öfke, kin, nefret, şiddet sarmalında debelendiğimiz ağustos ayında ileriye yönelik güzel olaylardan biri Büyükada'da gerçekleştirilen Nâzım Hikmet Yaz Kampı'ydı. Kartal Belediyesi sponsorluğunda, Gündüz Vassaf, İbrahim Betil, Adalar Vakfı, WINPEACE (Türkiye-Yunanistan Kadın Barış Girişimi) katkılarıyla 17-21 yaş grubu gençlerine yönelik kampa PEN olarak destek verdik. Tarık Günersel'in önderliğindeki Yazmak-Yaşamak konulu atölye çalışmalarında edebiyat ve tiyatro taçlandırıldı.

Sevgili Üyeler,

Barış komitemizin önerisiyle, eylülü "Barış Ayı" ilan ettik. Yalnızca bu topraklarda değil dünyanın her yanında barışın yokluğu her geçen gün daha çok hissediliyor. Bölgesel savaşlar, dış müdahaleler, iç huzursuzluklar her toplumu temelinden sarsıyor. Farklı düşünceler, diller, ırklar üzerinden süren çatışmalar, günlük yaşamı tekinsiz hale getiriyor.

İnsanın ülkesinden, memleketinden, köyünden kasabasından ayrılması, daha güvenli bir yaşam için bilmediği topraklara gitmek zorunda kalması, gittiği yerde aradığı huzuru asla bulamaması, geçmişiyle geleceği arasında ilişki kuramaması... Bunun adı yaşamak olabilir mi!

Hepimizin barış ortamına ihtiyacı var.Uluslararası Dünya Barış Günü, kimi ülkelerde 1 Eylül'de, kimi ülkelerde 21 Eylül'de kutlanıyor.

Biz, PEN Türkiye Merkezi olarak, bütün eylül ayının, barış ihtiyacının daha çok vurgulandığı ve iyi bir hayat özleminin dile getirildiği bir ay olmasını diliyoruz. Eylül ayında farklı kentlerde, barış temalı söyleşiler düzenliyoruz.

İlk etkinliğimiz İzmir'de 15 Eylül Cumartesi günü, saat 18:00'de Bornova Kültür Merkezinde. "Barışı Savunmanın Sorumluluğu ve Edebiyat" başlıklı buluşmanın konuşmacıları şöyle: Hayri K.Yetik, Pırıl Erçoban, Bekir Yurdakul, Mustafa Kaylı.

İkinci etkinliğimiz: 21 Eylül Cuma günü saat 18.30 da Ankara' da Yılmaz Güney Sahnesinde... Çankaya Belediyesine ait sahnede "Edebiyat ve Barış" buluşması var. Konuşmacılar Erendiz Atasü, Alper Akçam, Ahmet İnam ve Yaşar Seyman.

Üçüncü etkinliğimiz 25 Eylül Salı günü TÜYAP Diyarbakır 6. Kitap Fuarı'nda. Kitap fuarının ilk gününde "Edebiyatın Gücü ve Barış" panelimiz var. Halil İbrahim Özcan moderatörlüğünde konuşmacılar Aslı Peker, Celal İnal, Ahmet Çakmak.

Bu buluşmalara hepiniz davetlisiniz. Katılımınızı bekliyoruz.

Ağustos ayının kitabı olarak yönetim kurulumuz Şeyhmus Diken'in İletişim Yayınlarından çıkan "Ahmet Arif - Abisi Olmak Halkının" kitabını seçti. Ahmed Arif'i yakından tanıma olanağı bulan, Ahmed Arif'le hemşerilik bağı olan, tıpkı  Ahmed Arif gibi "Diyarbekir" tutkusuyla  yaşamayı ve yazmayı sürdüren Şehmus Diken, bu kitabında, şairin hem yaşamında, hem şiirinde, anıların izini sürerek çocukluktan yetişkinliğe, mahpusluktan aşklara, kadim dostluklardan  namus işçiliğine, eşsiz bir yolculuğa çıkarıyor okuru.

Yaz bitti... Önümüz sonbahar...

Sevgi ve Saygılarımla,

Zeynep Oral.
Başkan- PEN Türkiye

Share Box
Zeynep Oral