HAYAT’IMIZ KARARTILAMAZ!

24 Temmuz 2008, Perşembe

Bugün, iletişim özgürlüğü, çağımızın en büyük özgürlük alanlarından biri durumuna gelmiştir.

İletişim teknolojilerinin gelişmesiyle, görsel boyutta ileri basın-yayın olanaklarının kullanılmasıyla, çok büyük bir kitle, bu özgürlükten yararlanmaktadır.

Devlet eliyle iletişim özgürlüğünün denetim altında tutulması, bu alana doğrudan politik bir müdahale anlamına gelmektedir.

İletişim özgürlüğüne, devletin yapacağı tüm kısıtlayıcı, baskıcı ve yasaklayıcı müdahaleler, düşünce ve ifade özgürlüğüne açık bir tehdittir.

Bu alana, teknolojik yöntemlerle, sonsuz sayıda denetleme, dahası kalıcı yasaklama getirmek, bu çok önemli özgürlük olanağının, siyasal iktidar lehine ve toplumsal muhalefet aleyhine daraltılması sonucunu doğuracaktır.

Siyasal iktidar, elinde tuttuğu erişim egemenliğiyle, "hoşuna gitmeyen" yayını, hukuk ve yasa dışı bir uygulamayla, "devletin güvenliği" gibi belirsiz bir gerekçeyle karartma özgürlüğüne, hiç sahip değildir.

Hayat Televizyonunun yayınının Türksat tarafından durdurulması, antidemokratik ve keyfi bir girişimdir.

Yasalarda olmayan bir suça göre, yasalarda olmayan bir ceza uygulanmaktadır.

Biz yazarlar,

"Kurulduğu günden bu yana işçi haklarını savunan, emekçilerin eylemlerine en geniş biçimde yer veren, her alanda demokrasi ve özgürlüklerden yana olan Hayat Televizyonu"nun karartılmasını, düşünce ve ifade özgürlüğümüze yönelik bir saldırı olarak görüyor; Hayat'tan yana bir tavır alıyoruz.

Hayat televizyonu emekçilerinin verdikleri mücadelede yanlarında olacağız.

Gökhan Cengizhan

Edebiyatçılar Derneği
Genel Başkanı


Not: Bu açıklama, 22 temmuz 2008 Salı günü, saat 12. 30'da, Ankara Mülkiyeliler Birliği'nde, Hayat Televizyonu ile dayanışma toplantısında yapılmıştır.

Share Box